Türkiye’de genel olarak iş hayatını denetleme yetkisi Devlet’e aittir. Bu husus, İş Kanunu’nun 88.maddesinde açıklanmış olup maddenin birinci fıkrasında “Çalışma hayatı ile ilgili mevzuatın uygulanmasını Devlet izler, denetler ve teftiş eder” denmektedir. Aynı maddenin ikinci fıkrasında, bu ödevin Çalışma Bakanlığı’na bağlı, ihtiyaca yetecek sayı ve özellikte teftiş ve denetlemeye yetkili memurlarca yapılacağı açıklanmıştır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın işçi sağlığı ve iş güvenliği konusundaki denetimden sorumlu birimi İş Teftiş Kurulu’dur.
Denetim konusunda ayrıca Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdürlüğü bünyesinde görev yapan müfettişler de bazı yetkilere sahiptirler. Bakanlık bünyesinde, denetimle doğrudan ilişkili olmayan ancak işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda hizmet veren İşçi Sağlığı Daire Başkanlığı ve bünyesindeki İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Merkezi (İŞGÜM) ile Yakın ve Orta Doğu Çalışma Eğitim Merkezi (YODÇEM) bulunmaktadır.
1. İş Teftiş KuruluÇalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na doğrudan bağlı olarak faaliyet gösteren İş Teftiş Kurulu, 28.8.l979 tarihinde çıkarılan “İş Teftiş Tüzüğü” uyarınca kurulmuştur. Halen gerek teknik ve gerekse sosyal alanda inceleme, araştırma ve denetim yapan tüm İş Müfettişleri bu Kurul’a bağlı olarak görev yapmaktadırlar.
2. Sosyal Sigortalar Kurumu’nun Denetimi506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 130.maddesi, Kurum’un teftişe yetkili memurlarınca, İş Kanunu’nda belirtilen teftiş, kontrol ve denetleme yetkisine sahip olduklarını belirtmektedir. İşyerlerinde, işçi sağlığı ve iş güvenliği açısından yapılan kontroller müfettişlerce düzenlenen bir raporla Kurum’a bildirilmektedir. Bu denetimler sonucunda işyerinde yeterli tedbirlerin alınmadığı saptanırsa bu durum o işyerinin tehlike derecesinin yükseltilmesine ve buna bağlı olarak da Kurum’a ödenen prim miktarının artmasına neden olmaktadır (S.S.Kanunu Mad.74).
Devlet Denetiminin DeğerlendirilmesiTürkiye’deki tüm iş yerlerinin yürürlükteki mevzuat çerçevesinde ve yeterli sıklıkta denetlenmesiyle, yararlı sonuçların elde edileceği anlaşılmaktadır. Zira, teftişlerle saptanan eksikliklerin ve mevzuata aykırı durumların giderilmemesi halinde işin durdurulmasını ve gerektiğinde işyerinin kapatılmasını öngören yasal hükümler bulunmaktadır. Ancak müfettiş sayısındaki yetersizlik nedeniyle bir yılda iş yerlerinin en çok %10 ‘u denetlenebilmektedir.